Yaşayan Türkçe

haber

Arapça


  • isim Bir konu, olay, durum vb.yle ilgili elde edilen bilgi, salık.

    • Konsensüsün yarın başşehirde toplanacağı haberi, medyayı harekete geçirdi.
    • Hayır olsun, iyi haberler verirsin umarım!
    • Müjdeli haberi aldığımızda yazıhanenin sakil havası birden değişiverdi.

  • isim İnternet, televizyon, radyo gibi mecralar aracılığıyla verilen bilgi.

    • Haberlerde, seri katilin kılık değiştirdiğinden söz ediliyor.
    • Haber spikerinin beklenmedik sorusuyla afallayan muhabir, kem küm etti.
    • Haberde, beyaz eşya fiyatlarının pahalılandığından bahsediliyor.
    • Başsavcılık, medyaya düşen haberleri dikkate alıp uyuşturucu tacirlerine yönelik resen soruşturma başlattı.

  • isim Malumat, bilgi.

    • Madalyalı bir yüzücü olduğundan haberim yoktu.

  • isim dil bilgisi Cümlede iş, oluş ve hareket bildiren sözcük veya sözcük grubu, yüklem.


66