Yaşayan Türkçe

kaçamak (I), kaçamak (II)

kaçamak


  • isim Hoş karşılanmayan bir şeyi ara sıra yapma. (I)


  • isim Bir şeyi belli etmeden, gizlice yapmaya çalışma. (I)


  • isim Bir şeyden kaçınma yolu. (I)


  • isim Özellikle çobanların sürüyü barındırmak, saklamak için yaptıkları yer. (I)


  • sıfat Başkalarına belli etmeden, gizlice yapılan. (I)


  • isim Mısır unundan yapılan yağlı bir yemek. (II)


57